Başarılı olmanın yolları Başarılı olmanın yolları (Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’den
tavsiyeler) Çalışma hayatının genel prensipleri: Her işin ve
mesleğin kendi bünyesine mahsus çalışma ve işleme usul ve kuralları vardır.
Bunları meslek sahipleri bilir. Bir de, bedeni ve fikri her çeşit iş ve çalışma
hayatının ve başarılı olmanın bazı genel ve gerçekçi kuralları vardır. Bunlardan
bazıları şöyledir: * Çalışmak için müsait vakit
bekleme. Her zamanı çalışmak için müsait bil. Kendine göre müsait vakit
beklersen, o hiçbir zaman gelmez. * Çalışmak için
müsait yer arama. Her yeri çalışmak için müsait bil. Kendine göre müsait yer
beklersen, o yeri hiç bulamayabilirsin. * Bir
günde ve bir zamanda yapman gereken bir işi, bir dersi, bir vazifeyi [ibadeti]
yarına erteleme. Çünkü her günün işi kendine yeter. [Hadis-i şerifte (Yarın
yaparım diyenler helak oldu) buyruluyor.] * Bir
zamanda yalnız tek bir işi yap, yalnız bir ders, bir kitap, hatta bir konu
üzerinde çalış. Tâ ki, dikkatin ve kuvvetin yayılıp zayıflamasın. Bir zamanda
birden fazla işi yapayım diyen hiçbirini tam ve temiz yapamaz. Dünyaca tanınmış,
en büyük İslam âlimlerinden biri olan İmam-ı Gazali’ye İhya-i Ulum adlı muazzam
eserini nasıl bir çalışma ile vücuda getirdiğini sormuşlar: “Bir zamanda yalnız
bir konu, bir mesele üzerinde çalıştım” demiş. *
Başladığın bir işi bitirmeden başka bir işe başlama. Yarıda kalan iş başlanmamış
demektir. * Bir günün işini (dersini, vazifesini)
bitirdikten sonra ertesi günü ne iş yapacağına karar ver, yahut hiç olmazsa
çalışmaya başlamadan evvel, hangi iş (ders, kitap) üzerinde çalışacağını düşünüp
kararlaştır ve çalışmaya bu kararla otur. * Bir
işe başlamadan, bir dersi öğrenmeye, bir kitabı okumaya oturmadan önce düşün ve
çalışman için gereken şeyleri yanında ve elinin altında bulundur. Tâ ki, ikide
bir kalem, kağıt aramaya kalkıp da dikkatin dağılmasın. * Çalışmaya oturduğun zaman tıpkı ateş hattında düşmanı
gözetleyen bir asker gibi uyanık ol, ve dikkat kesil ve bütün ruhi ve bedeni
kuvvetinle kendini işe ver, o işe konsantre ol. [İşi kendine düşman bil, sen onu
güzel bitirmezsen, o seni kötü şekilde bitirir.] * Bir işe başlamadan önce, o işi en kısa bir zamanda, en
kolay ve en temiz bir surette nasıl yapmak, nasıl öğrenip etüt etmek mümkün
olduğunu iyice düşünüp hesapla. [Plansız programsız projesiz işe başlayana ahmak
denmez mi? İslam âlimleri, (Doğru sebebe yapışan, doğru netice alır)
buyuruyorlar.] * Çalıştığın bir iş üzerinde
herhangi bir güçlüğü yenmeden bir adım bile gerileme. İyi bil ki, yılgınlık
maskeli bir tembelliktir. Yine bil ki, çalışma sevgisi, güçlükleri yenmekten
doğar ve kuvvetlenir. Güçlüğü yenmekten hasıl olan manevi zevk, eşsiz bir
zevktir. Emin ol ki, savaşta zafer ve işte başarı yılmadan sabırla devam
edenindir. Sebat önünde güçlükler erir ve imkansız görünenler imkanlı hâle
gelir. * İşinde rastladığın bir güçlüğü önce
parçala. Her parçayı birer birer ve sıra ile yenmeye çalış. Bunun için, mesela,
bir dersi, bir kitabı en basit elemanlarına, kısım ve konularına ayır. Sıra ile
konuyu iyice ve noksansızca anlayıp öğrenmeden öbür konuya geçme. [Aynısını
zaten her gün yemek içmek de yapıyorsun. Lokma lokma yiyor, yudum yudum
içiyorsun. Bir elma birden yutulur mu? Bunu iş hayatında da uygula.] * Devamlı ve intizamlı çalış. Her gün aynı saatlerde
çalışmaya otur. Çalışmayı uzun aralıklarla kesip terk etme. Hasta ve yorgun
değilsen tatiller de bile yavaş ve az da olsa çalış. Tâ ki çalışma alışkanlığın
körlenmesin ve tekrar çalışmaya koyulmak için zahmet çekmeyesin. * Bir iş üzerinde yorulursan dinlenmek için işini değiştir
ve çalışma hızını yavaşlat. Fakat dinlenme bahanesi ile, asla boş oturma. Boş
oturanın içi, işlemeyen demir gibi, pas tutar. [Akan su pislik tutmaz, durgun su
pislik tutar, hastalık yapar.] * Çok düşün. İyi
bil ki, çalışmak mutlaka hareket etmek ve okumak, yazmak demek değildir. Düşünen
bir insan, maden kuyularında kazma sallayan işçiden daha çok çalışıyor
demektir. * Verimli çalışmayı sakın iş üzerinde
geçirdiğin zamanla ölçüp de, eh bugün şu kadar saat çalıştım, yetişir deme.
Çalışmanın neticesine ve öğrendiğine bak. [Faydalı çalışmak, vakti doldurmak
değildir, vakti kıymetlendirmektir, yani, dünya ve ahirette faydasını
göreceğimiz neticeleri elde etmektir.] * Fikri
çalışmalar için, aynı saatlerde devamlı ve tertipli bir surette, günde iki üç
saat bile kâfidir. Büyük filozof İbni Sina, dünyaca meşhur olan (Kitab-üş-şifa)
sını, her gün, sabah namazından sonra Bağdat’taki bir caminin büyük kandili
altında oturarak, kuşluk vaktine kadar, yani takriben iki saat çalışmak
suretiyle vücuda getirmiştir. Meşhur İngiliz filozofu Spencer, muazzam
eserlerini, günde iki saat çalışarak yazmıştır. Her sene, bin, bin iki yüz
sayfalık eser veren Fransız edibi Emil Zola’ya başarısının sırrını sormuşlar:
Her gün yalnızca üç saat çalışır ve yazarım demiş. * Sebat et, damlaya damlaya göl olur ve aynı noktaya düşen
damlacıklar, zamanla mermeri bile deler. *Bir işe,
bir derse, bir kitaba başladığın zaman, telaş edip sabırsızlanma. Sakin ve metin
ol. Yol al, fakat acele etme. Sindirerek çalış ve öğren. * İşinde ve dersinde herhangi bir fikri ve noktayı
küçümseyerek ihmal edip geçme. Küçük ihmalden, bazen büyük zararlar doğduğunu
unutma. * Gece yatağa girince, kendini hesaba çek,
o gün ne yaptığına bak, yarın ne yapacağına karar vermeden uyuma. * Her gün iyi bir eserden sesli olarak beş on sayfa oku. Bu
sayede konuşma ve söz söyleme yeteneğin gelişir. *
Rastladığın hikmetli bazı güzel ifadeleri ezberle. Bu sayede hem kelime ve ifade
haznen zenginler hem de hafızan kuvvetlenir. *
Çalıştığın bir dersin, bir kitabın konularını bitirdikçe, kitabı kapayıp,
okuduğunu ezberden özet halinde not et. Bir dersi, bir kitabı en iyi anlayıp
öğrenmenin yolu, yazarak, not tutarak çalışmaktır. * Bir dersten öğrendiğin, bir kitaptan okuduğun konuları
arkadaşlarınla ezberden müzakere et. Bu suretle hem zekan işler ve öğrendiğin
sindirilmiş olur, hem hafızan kuvvetlenir; hem de düzgün konuşma ve
düşüncelerini açıkça ifade etme alışkanlığı kazanırsın. * Dikkat et! Sözlerin ve yazıların kısa, açık ve anlamlı
olsun. * Okuduğun bir kitapta rastladığın güzel
bir parçayı ve orijinal bir fikri -yerini ve sayfasını işaret ederek- not et. Bu
suretle biriktirdiğin notları, bir dosyaya, bir fiş kutusuna sırası ile
yerleştir. Bir yazı yazmak veya bir eser yapmak istediğin zaman, bu notlar senin
için zengin bir malzeme hazinesi olur. * Bir konu
hakkında bir yazı veya bir eser yazmaya karar verdiğin zaman, önce, bu konu
üzerinde yazılmış eserleri oku. Tâ ki, herkesin bildiği şeyleri tekrar edip
ömrünü israf etme. * Fikri çalışmanın herkesin
mizacına göre değişen verimli ve kıymetli saatleri vardır. Bu saatler şahıslara
göre değişebilir. Sabahın erken saatleri olabilir, kiminde gündüz kiminde gece
olabilir. Kendine bak, senin kıymetli saatlerin hangileri ise, bunları hiçbir
eğlenceye feda edip kaçırma.
|